Fransa Dışişleri Bakanlığı, iki ülke arasındaki dostluk nedeniyle İsrail Başbakanı ile yakın çalışmaya devam edeceğini duyurdu.
Fransa Çarşamba günü yaptığı açıklamada, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin (ICC) kendisi hakkında çıkardığı tutuklama emrinden muaf olduğunu söyledi.
Dünyanın en yüksek savaş suçları mahkemesi, 21 Kasım Perşembe günü İsrail Başbakanı Netanyahu, eski savunma bakanı Yoav Gallant ve Gazze’deki savaşı ve İsrail’in saldırısını tetikleyen Hamas’ın askeri kanadı Kassam Tugayları’nın lideri Muhammed Deif hakkında tutuklama emri çıkardı. Filistin topraklarında. Söz konusu kişileri Ekim 2023 saldırıları nedeniyle “savaş suçları” ve “insanlığa karşı suçlar” ile suçladı.
Fransız yetkililer o zamandan bu yana “Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin tüzüğüne uygun şekilde” hareket edeceklerini söylediler ancak ülkeyi ziyaret etmeleri halinde Netanyahu’nun veya Gallant’ın tutuklanıp tutuklanmayacağı konusunda belirsiz kaldılar.
Fransa Başbakanı Michel Barnier bu hafta parlamentoya, Paris’in uluslararası hukuk kapsamındaki yükümlülüklerine “titizlikle” saygı göstereceğini söyledi; bu görüş, Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noël Barrot’un Çarşamba sabahı bir televizyon röportajında da tekrarlandı.
Ancak Çarşamba günü ilerleyen saatlerde yapılan bir açıklamada Fransa Dışişleri Bakanlığı, Netanyahu ve ICC kararında adı geçen diğer kişilerin, İsrail’in Mahkeme üyesi olmaması nedeniyle dokunulmazlıktan yararlandığını söyledi. Bakanlık, “Uluslararası Ceza Mahkemesi bizden kendisini tutuklayıp teslim etmemizi isterse bu durum dikkate alınacaktır” dedi.
“Fransa ile İsrail arasında uzun süredir devam eden dostluğa” dikkat çekilen açıklamada, “Fransa, Orta Doğu’da herkesin barış ve güvenliğini sağlamak için Başbakan Netanyahu ve diğer İsrailli yetkililerle yakın çalışmayı sürdürme niyetinde” denildi.
Açıklama, İsrail ile ABD ve Fransa’nın aracılık ettiği Lübnanlı militan grup Hizbullah arasında ateşkes ilan edilmesinden bir gün sonra yayınlandı. İnsan hakları örgütleri Fransız hükümetinin tutumunu eleştirdi ve onu İsrail hükümetiyle iş ilişkilerini sürdürme pozisyonunu yumuşatmakla suçladı.
Uluslararası Af Örgütü, Fransa’nın tutumunun “son derece sorunlu” olduğunu söyledi ve ICC kararına tabi olan herkesi “Fransız yargı yetkisi altına girmeleri halinde tutuklanıp mahkemeye teslim edileceklerini” beyan etmeye çağırdı.
İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün (HRW) Avrupa medya direktörü Andrew Stroehlein, X’e yaptığı açıklamada bunun “Fransa’dan gelen şok edici bir saçmalık” olduğunu söyledi.
“Hiç kimse görevde olduğu için ICC’nin tutuklama emrinden muaf değil; ne Netanyahu, ne Putin, ne de hiç kimse” diye yazdı.
Geçtiğimiz hafta Avrupalı liderler, ICC’nin Netanyahu’ya yönelik tutuklama emrine uyup uymayacakları konusunda karışık tepkiler dile getirmişti.
AB dış politika sorumlusu Josep Borrell, yaptığı açıklamada mahkemenin bağlayıcı olmayan kararına Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin bir parçası olan 27 AB üye ülkesi tarafından “saygı gösterilmesi ve uygulanması” gerektiğini söyledi.
İtalya Dışişleri Bakanı Antonio Tajani Pazartesi günü G7 dışişleri bakanları toplantısında yaptığı açıklamada, hafta başında yapılan G7 görüşmelerinde tutuklama emri konusunda ortak bir tutum aradığını söyledi.
G7’nin bir parçası olan ancak ICC’nin parçası olmayan ABD, mahkemenin Netanyahu ve Gallant’ı tutuklama kararını “çirkin” olarak nitelendirerek kınadı. İsrail kararı “utanç verici ve saçma” olarak eleştirirken, Hamas bunu “adalete doğru önemli bir adım” olarak nitelendirdi.